Bu yazımda kapı süsünün makaralarla yapılmış örneğini vermiştim. Bu sefer kapı süsümüzü kağıtlardan yapıyoruz. Nasıl mı ? En alttaki kaynak yazısına tıklayınız LTFN :)


Böyle ilginç fikirler gördükçe yaşına uygunsa kuzenimle yapmaya özen gösteriyorum.


Özellikle kuzenimin bu tarz işler yaparken kendini keşfettiğini , bir ürün ortaya çıkarmanın, beğenilmesinin , eleştirelere açık olmasını gerektiğini öğrenmesini ; yaratıcı yönünün geliştiğini , acaba başka ne yapabilirim diye kafa yorduğunu görünce  o kadar mutlu oluyorum ki kısa  görüşme anlarımızı hem keyifli sohbet ile hemde yararlı bir şekilde geliştirebiliyoruz. Kaliteli zaman geçirmek için harika bir aktivite..


Haklı değil miyim anneler ?




Tabii ki benim kuzenim ilkokula gittiği için onun yaşına uygun araç gereç ve projede buluşuyoruz. Bu önemli 2 noktada buluşamazsak sıkıntılı sonuçlar doğurabilir anneler DİKKAT !!!

kaynak

Hayvanları tabii ki seviyorum fakat uzaktan. Küçükken yaşadığım bırkaç kovalambaç olayıdan sonra köpeklerden korkar oldum .Hatta köpek değil kuşta dahil :)))


Kısaca bu korkuyu tez vakitte yenmem gerek !!!!Bunun farkındayım.


Eğer bir gün bir köpeğim olursa ve havada yağmurlu ise köpekçiğimi böyle bir tasma ile gezdirmek isterim.Baksanıza ne şirin hem tasma hem şemsiye:)))


Bakarsınız bir gün bir köpeğim olur , boy boy fotoğraflarını paylaşırım sizinle..:))

Kaynak

Missoni markasının 27 yaşındaki varisi Margherita Missoni, aile markasının koleksiyonundan parçalarıyla..Bu sıralar örgü  etek ve büstiyer için yanıp tutuşan ben için güzel bir örnek ..

Dikişlerimizi dikiyoruz, Biten ipliklerin makaralarını rengarenk kağıtlarla kaplıyoruz . 


Sonuç :Kapı süsü, Çerçeve ...

Cıvata, deri ve örgü birleşimi...

kaynak

Yemek yapan  hamarat kız , çıkan konserve kutusu ile harikalar yaratan blog arkadaşlarının tavsiyesi üzerine kapağı kutudan ayırırken Sağ elinin en  hareketli bölgesine keskin bir darbe alır. Akacak kan damarda durmaz misali yer gök kırmızı olup , evde yalnız olmanın vermiş olduğu tedirginlikle  doğru tıbbiyeye yollanır. 

Dikişe gerek yok ama bir süre elinizi kullanamıcaksınız denir !!!!!!!!!!!

                Dan dan dan...!!!  vurur başına şimşekler ..


Stilistlik günlerinin en hareketli günlerini yaşarken kim çizimleri yapar, kim tahtada ders anlatır,kim oda değiştirmece muhabetlerinde güçlü ellerinle mobilyaları yerinden oynatır 

:( Kısaca kısa bir dinlenme yasanacak benim limanlarda :((

Ayşe Tolga  benim çocukluğumun bıcır bıcır oyuncusudur. Ben çok severek takip ederdim. En son Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü? filminde izledim kendisini. 


Katıldığı bir programda da aromaterapi üzerine ilgisi olduğunu ve bu konu üzerinde ciddi eğitimler aldığını heyecanla  anlatmıştı.


Yıllar sonra Ayşe Tolga hayalini kurduğu AİSHA iSTANBUL un  web sitesi ile karşılaştım. İnanın çok mutlu oldum kurulan hayalin gerçekleşmiş olduğuna. Kurulan hayalin için koşuşuna...


Aisha İstanbul markası  Ürünlerinin % 100 içeriği doğal ürünlerden, % 60‘ı ise


 sertifikalı organik hammaddelerden oluşan ülkemizin ilk doğal kozmetik ve 


aromaterapi markası aisha ISTANBUL, tasarım ve hazırlanma aşamasında

Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Kozmetoloji Bölümü ile birlikte 


çalışıyor.


Aisha İstanbul web adresinden alışveriş yapabilir , aromaterapi adına geniş ve 


doğru bilgiler alabilrisiniz.

 Wrangler '' Giyildikçe yenileniyoruz '' diyor .
 Nasıl mı ?

Jeanler,  temiz görünümü ve indigo rengiyle bizim oluyor . Birkaç ay giyildikten sonra, Wrangler’ın jeanlere otantik kırışıklık kazandırmak için bulduğu özel bir 3D tekniğiyle gerçekleştirilen “Giyilmiş” tarzına dönüşüyorlar. Bizler giyip gezdikçe , giyimden kaynaklanan kırışıklıklar, yamalar ve izler, yol boyunca derinleşerek belirginleşiyor, ta ki jeanler yıpranmış bir görüntü kazanana kadar.


Bizimde  istediğimiz bu değil mi ?

Küreklerin işi bitince , bodruma kaldırmıyoruz..


Perdemize rustik oluyor kendileri :))

Siz de gece 11'de odasına geçip, ev ahalisine iyi geceler çekip sabahın 4'ünde (yani şu an olmakta) yatmaya hazırlanan biri misiniz?


Neyse yarın sabah erken işimiz yok nasılsa deyip nette sörf ederken, neler neler karşıma çıkıp beni mutlu etti oysa ki... İyi ki de uyumamışım :)) Kaderciyimdir ben. Bilirim ki herşeyin en hayırlısı zaten gelip bulur bizi. Yaşamam gerekiyormuş diyorum. Bu gece ki gibi :)))


4'e kadar oturmam gerekiyormuş ki yastığa başımı koyduğumda şükredecek birkaç şey daha olması için...


Stilistlik'teki sancılı projemi oluştururken 4 trend arasından en uygun trendimi seçip 2011 ilkbahar-yaz koleksiyonu oluşturmaya çalışıyorum. İçime sinmiyor. Bir gece boyunca çizdiklerim ertesi gün çöp oluyor, sonra aniden metrobüste şahsımıza özel ayrılan yoldan giderken (bu gidişle şahsıma satın alacağım bir tane gibi gözüküyor) aklıma bir şey geliyor, çiziyorum. Bakıyorummm işte budur diyorum. Onay alıyor. Koleksiyona ekleniyor:))) Neyse diyorum 'İşte çöpe giden kağıda üzülmeye ne gerek var. Bak elinde içine sinen çizimin var...'


Evet bu aralar tek gündem: Çizimmmlerim :)))


Facebook'ta mesaj kutuma düşen Betül Mardin öğütlerinin 4. ve 10. maddesinin birkaç yerine katılmasam da tecrübe konuşur düşüncesiyle paylaşmak istedim...  




Niye 4. ve 10. maddelere katılmıyorum? Çünkü beynimi olumsuz düşüncelerle doldurmak istemiyorum. %100 bir gerçek mi ki erkeklerin seni severken başkalarını da sevmesi... Evlilik=Problem


Ya da bu cümlelere kendine inandırmaya ne gerek var ...


Güzel düşüncelerle kodlanmak varken.. 

1.Her sabah spor yapacaksın. Günaşırı filan değil evladım. Her sabah.

2.Hep çalışacaksın. Üreteceksin. Beynin meşgul olacak, hep koşturman gereken işler olacak.

3.Günceli takip edeceksin. Haber izle, dergi, kitap, gazete oku. Gündemi yakala. Her konuda kendini update et. Yeni çıkan kitapları da bil, yeni açılan lokantaları da, bu sene moda olan renkleri de.

4.Evlilik ise şart değil, kafanı takma. Gerekli de değil. Hatta şöyle söyleyeyim: One problem less! (Bir problem eksik!)

5.Çocuk meselesine gelince... Ha işte, burada akan sular duruyor. Yapabiliyorsan yap. Birini bu kadar çok sevmek, onun sorumluluğunu taşımak sadece onu değil, seni de mutlu eder. Doğurmayacaksan, evlat edin. O zaman da senin çocuğun değişen bir şey yok. Evlat edinmeyeceksen de, manevi çocuğun olsun, birini okut, geleceğini şekillendirmesine yardımcı ol.

6.Günde bir kere et ye. Mutlaka her öğün sebze ve meyve ye. Kusura bakma, ben tatlı severim. Tatlıdan uzak dur diyemeyeceğim!

7.Ölümden sonra yaşamak istiyorsan, günlük tut. O küçük notlar, hem kendi hayatının tanıklığı, hem de yarına kalan bir bilgi kaynağı. Mesela benim babam, hiç düşünmeden 60 sene boyunca her gün Ece Ajanda'sına o gün olanları yazmış. Hâlâ açıp okuyorum ve çok faydalanıyorum.

8.Olumlu olacaksın.

9.Bazı şeyleri kabul edeceksin. Bütün kadınların seni sevmesine imkân yok! Demek ki bazı kadınlara dikkat edeceksin.

10.Erkeklere gelince, aynı anda birkaçını sevmeyeceksin. Ama onların böyle bir yeteneği ve şerefsizliği olduğunu bileceksin!!

Annemin bilgisayarındaki dosyalarımı toparlarken aylar öncesinde depoladığım fotoğraflardan birini sizlerle paylaşmak istiyorum. 


Anahtarları bakın nasıl kullanmışlar :) Bende daha önce bu yazımda Anahtar Kolye yapımını anlatmıştım. Bu fikirde orjinal ve denenebilir geldi bana..

Yaşadığımız soğuk havalara karşın böyle cıvıl cıvıl, rengarenk,enerji dolu pırı pırıl bir editoryal paylaşmak istedim sizlerle :)) Bu yaz yaşadığımız bu kara kışın acısını çıkarıcağımıza benziyor ...

Çoktandir dikişe dair bir post hazırlayamamıştım. Evet zaman yaratmadım, Evet max 15 dakikalık iş için 'oofff çok işim  varrr ' , 'metroya yetişmem lazım ' gibi nağmeler saydım durdum :/


Bahane bahane ...


Neyse elbette geçer zamansızlığın arkasına sığınma durumları :)))


Fotoğraflar yine kardeşimin çekimi ile 2010 Nisan'ın da yazlığımızın kumsalında çekilmişti. 


Yazlığımızı dolaşmaya gittiğimiz bir gün harika güneşin kumsala, denize düşünü izlemek, tertemiz havayı içimize çekmek için kumsala inmiştik. Işık harikaydı.Ben farketmeden  Kahve ve Çivit Mavi'nin uyumunu yakalamışken , güzel bir post için fotoğraflar  çekelim dedik.Çektik ....ama  facebook ve flickr a attıklarımız dışında geri kalanları, detaylı fotoğraflar nerede ???? Kendilerine şuan ulaşılamıyor :/


Sanırım anlatmak istediklerimi bu fotoğraflarla da anlatabilirim. Gezmek için adanmış bir gün için oldukça rahat parçalar tercih etmiştim :) 


Hırkamı annem örmüştü.Burada bahsetmiştim. Nohut veya deve tüyü renklerini oldum olası sevmemden dolayı bu ipi görünce kaçırmamış.Hırka çıkacak kadar almıştım.Anneciğimin de ellerine sağlık , Harika bir hırkam oldu sayesinde :)))


Gri ince triko kumaşından düşük kol çalıştığım tuniği geçene sene dikmiştim.


İnce kolyeleri 3lü renk halinde üniversiteydeyken C&A 'dan almıştım.


EE peki Turkuvaz kolye neden girmiş araya derseniz , ayna ile karşılaşılınca biraz harekete ihtiyacımın olduğunu  farkettim ki turkuvaz kolyem bu iş biçilmiş kaftandı :)))


Belki de sayısızken kullandığım 2 renge yani turkuvaz ve kahve renginin uyumuna bir kez daha hayran  oldum :)))