30 Kasım 2009 Pazartesi

Yine klasikleşen ve tadı damağımızda kalan lise arkadaşları ile buluşma...

Erkekler askere yolcu, kızlar sol elleri dolmuş. Büyüyoruz dedikkkk=)))) Bazılarımız üzülüYOR, HAYAT GEÇİYOR diye bu arada bu şekilde her şey (aşk , para , iş , statü) adına umutsuz konuşan arkadaşlarıma sinir oluyorummm. Ne gerek var kendini kötüye hazırlamaya. Yani iş mi olmadı, aşk mı olmadı, paran mı az şu an ÜZÜLME, ondan sonra gelecek olan her zaman daha bereketlidir emin ol, istediğin gibi çıkar karşına. Bu her alanda böyle bence...

AKIŞA GÜVENİN, BIRAK KENDİNi, SEN ELİNDEN GELENİ YAP, YAPTIKLARINDAN VİCDANIN RAHAT MI, OTUR SONRA İZLE VE YAŞAAA:))))

Düşünce gücüne ve kalbinin gittiği yola tertemiz giderim ben diyenlerin için bir kitap

AYKUT OĞUT - EVRENDEN TORPİLİM VAR ..Kesinlikle okumanızı tavsiye ederim..

Neyse konu dağıldı, güzel bir geceydi.İlk defa MİKADO diye bir oyun oynadım. Çok güzeldi. ÇOK ZEVKLİYDİ. Tabii muhabette güzel olunca :)))ooohh oohhh


Fotoğraflar kötü, kızlara bloguma fotoğraf koyucağım dedikçe, saçma sapan çektiler. Daha blog nedir bilmeyenler var baya baya :((( MARC JACOBS , TUVANA BÜYÜKÇINAR' ın bile blogu var ...

Programlar bu konuyu daha fazla işlemeliler bence, çünkü ben blog alemine girince çok şeyler öğrendim. En basiti nasıl güzel orjinal hediye paketi yapılırı bile öğrendim. EN basiti bu yazdığım
(paket kağıdını alıp kaplamaktan bahsetmiyorum tabiii)

1.FOTOĞRAFDA 1.KARE benim gibi yeni öğrenenler için belirtiyim MİKADO ÇUBUKLARI :)))

Beyaz gibi çıkan aslında krem olan ve annemin yanlışlıkla kahve rengi t-shirtle birlikte yıkaması sonucu yer yer kahve rengi olan jean, çamurlu gibi duruyor ama ben seviyorum:)))

Military çeket, üniversitedeyken almıştım.

Kırmızı etnik desen bluz, yeni diktim. Diğer diktiklerimden hiçbir farkı yok. Kumaşta elastik şifon gibi çalışması kolay oldu. Yarasa kol çalıştım. Yalnızca yakasına fırfır geçicektim, yetişmedi bende böyle giydim çıktım.

Diğer yarasa kol tarzında dikimlerim için buraya...... buraya.....buraya.....



Ne zamandır kovboy çizmesi arıyorum, ama her karşıma çıkan çizmenin burunları FATİH ÜREK çizmeleri gibi upuuzunnnnnn...Sevmiyorum uzun burun olayını:)) Erkekte de kızda da ...

DEICHMAN'de gezerken karşıma bunlar çıktı. Anında kaptım tam istediğim gibilerdi. Rengide tarzıda ayrıca çok rahatlar yüksek değiller eN azından :)))uzun burun değiller:)))

Birde ayakkabının altını kim görücek dimi? KİMSE. Ama ben çok seviyorum , tabanlarından herhangi desen yazı ...vb. olan ayakkabıları...Zaten direkt tabanlarına bakarım ayakkabıların...

(çizmelerimin fotografı : kızlarla foto çekilirken devrilmeden az önce:)


Çanta fındıkzade pazarı

Metal bileklik fındıkzade pazarında gezerken üzerindeki jilet figürleri hoşuma gidip aldım, 0,50 tl ye :))))

Küpe : annem yeşil yuvarlağı yaptı , bende boncukları ekledim. Aslında kırmızı boncuk yapıştırmıştım ama düştü...Demet Akalın 'dan esinlenmiştim...
buarada da bahsetmiştim

herkese iyi tatiller:)))


29 Kasım 2009 Pazar

Öncelikle FLORMAR'a çok pardon diyerek başlamak istiyorum. Flormar İLE irtibata geçtiğimden 5 gün sonra kargom elime ulaştı. Fakat ben bir türlü fırsat bulup yazamadım. (Erteleme hastalığım var benim !!!!)

Flormar bloggerlara hediye olarak yeni çıkan ürünlerini yollayıp denemeleri ve düşüncelerini yazmalarını amaçladı herhalde bu kampanyada.

Öncelikle yıllardır flormar kullanan anne ve anneanne ile yaşadıktan sonra kozmetik reyonunda direkt Flormar'a yönelenlerdenim. Öncelikle kaliteli, yılların tercübesini yaşanlar çok çevremde, yenilenen ürünleri ve tabi ki fiyat aralığı tercih etmem için gayet yeterli sanırım .

Flormar bana lipstick, rimel, oje ve ruj olmak üzere 4 kalem ürün yolladı.

Rimel : kıvırıcı kullanarak harika sonuçlar elde ettim.

Ruj : koyu renk ruj kullanmama ragmen denedim , özel gecelerde kullanılabilir.
Oje: bazılarımızın takıntıları vardır ya benim içinde SEDEFLİ OJE yani asla diyebileceğim şekilde kullanmıyorum. Sevmiyorum. Annemde tam tersine sedefliden başka sürmez, flormar annemede hediye göndermiş oldu.

Lipstick : 12o numara uçuk pempe sürünce ışıl ışıl duruyor, yalnız ders anlatırken çok konuştuğum için dudak içinde birikme ile karşılaştım, Günlük hayatta kullanıyorum bende.


Bu hafta Flormar'ın FRENCH MANICURE SET'ini aldım. French çizgisini elde çizemiyorum bir türlü düzgün olmayıncada çok kötü duruyor. İçinden çizgi çekmek için bantlarıda var. Baştan bantı yapıştırıp kreç beyazını sürüyoruz sonra bantı çıkartıp, rakı beyazını , üzerine de kalıcılık sağlasın diye koruyucu çektik mi harika oluyor:)))) Fiyatı da sanırım 3.90tl gibi bir şeydi.

Ayrıca uçuk pembe french gibi seçenekleri de var. DENEYİN derim...

FAYDALI BİLGİ :))) Belki bir çoğunuz biliyordur ben yeni ögrendim. Koyu renk oje sürmek güzel de çıkarırken tırnak etrafında koyu renklerin kalması hoş durmuyor. Bunu ortadan kaldırmak için baştan parlatıcı sürüyorum hatta sürerken birazcık taşırıyorum. Üzerine bordo ya da kırmızı..vs ojemi sürüyorum.Çıkartırken kenarlarda kalma sorunu ortadan kalkıyor :)))))



Yeni neon oje renkleri harika, canlı canlı çok hoş duruyor, kalemlerinide kullanıyorum.özelikkle siyah göz kaleminin simlisi vardı çok güzel pırıltı veriyor.

TRUE COLOUR serisinin 1.karede gördüğünüz [ hatta kullanmaktan kendinden geçen ] farı harika. Hem simli hem kalıcı yine parlak neon renklerden oluşuyor. Yalnız bazen çok da parlak ve canlı olduğu için Flormar kırık beyaz farla ya da Flormar siyah farla gölge yapıyorum. Daha güzel duruyor.


Yeşil taburede duran farını kardeşim yeni sezondan almış, Ben denemedım, memnun kalmış.

Ojelerin önunde duran lipstick bir seneyi aşkın kullanıyorum, İNANILMAZ KALICI VE ASLA ÇIKMIYOR.


Bu yazdıklarım deneyimlerimden oluşur, sizlerde deneyin bizlerle paylaşın

28 Kasım 2009 Cumartesi

Bayramlar berekettir, Bayramlar sevgidir kucaklaşmadır , bir arada olmaktır:)))

Umarım herkes bu bayramda bol bol eğlenir, tatlılarını yer :)))görmediği dostlarını, akrabalarını görür, küsler barışır, barışıklar daha bir kaynaşır:)))hastalar şifa bulur, çocuklar şekerden çok para toplar.Huzur ve bereket yağar herkesin üzerine fazlasıyla....





ÜLKER GALLERY'nin fotoğraftaki şekeri acayip güzel:))) Damla sakız aromalı, bol bol yedim. Bu gidişle de torbayı ben bitireceğim sanırım =)))

Klasik bayram yemeği , Klasik bayramlaşmalar (bayramda attığım msjların iletim raporlarının gelmemesine sinir oluyorum =)))






sarı gömlek : unuttum:O

taç : secodan prenses bijuteri (ayakkabılarıma bakarken seco çekmiş , baya güldük bu resme=)

eskitilmiş tayt : Fındıkzade Pazar'ından

kolye : burda anlatmıştım ben yaptım (bu tarz kolyeler için BİLUN ve EDA yı ziyaret edin )

ayakkabı : sonunda istediğim gibi bir şey buldum topukludan düze terfinin ilk ganimetleri:)) 15 tl'ye aldım

oje : neon renkleri çok sever oldum , rengarenk giyinmeyi sever de oldum NO: 402 FLORMAR

(bu arada bayramlıklarım bunlar değil :))))

25 Kasım 2009 Çarşamba

GÖREVİNİ HAKKIYLA YERİNE GETİREN , ATATÜRK İLKE LERİNE BAĞLI , VİCDANLI , SEVGİ DOLU , ÖNCE EĞİTİM DİYEN

TÜM ÖĞRETMENLERİN ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ KUTLARIM (GEÇMİŞ:)))


Hayatımın 2. öğretmenler gününde yine ve yine hem çok güldüm hem çok ağladım :) :(((

Güldüm çünkü çok eğlenceliydi. Çok mutluydum. Yaşamak istediklerimi yaşadım fazlasıyla ,
Ağladım çünkü çok duygu yüklüydü, İSTİKLAL MARŞI başta olmak üzere öğretmen lisesi mezun olmam sebebiyle 4 sene boyunca ÖĞRENCİ olarak bir çok kez söylediğim ÖGRETMEN MARŞINI uzun yıllar sonra ÖĞRETMEN olarak tekrar okurken gene hıçkırdım resmen...

BANA HER TÜRLÜ DUYGUYU TATTIRAN ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNİ SEÇTİĞİM İÇİN ÇOK AMA ÇOK MUTLU VE ONURLUYUM. İYİ Kİ SEÇMİŞİM , İYİKİ ÖĞRETMENİM BEN....


Akşamında ise bazı okulların katıldığı toplu yemek muhabetinde çok ama çok oynadım :)))

Çok eğlendik cidden :)))) İyiki yüksek topuklu ayakkabı giymemişim. Yoksa rahat oynamazdımmm :))

elbisem : MANGO

ayakkabı :MANGO

çanta : PAZAR (2TL !!!böyle ucuz ve güzel şeyler bulunca altın bulunmuş gibi seviniyorum:)

ceket: hatırlamıyorum

küpelerimde sade zincirli uzn birşeydi ama çıkmamış.

Saçlarımı kestirdiğim için yeni şekline pek alışamadım, o yüzden fön çektiriyim dedim ama benim kuaförlerle ilgili bir sorunum var. Çok nadirdir gülerek çıktığım :((( Gece ortalarında bozulmuştu bile :)))

Gördüğünüz üzre böyle bir hanım hanımcık elbise giydim. Mütevazi olamıyacağız

tüm öğretmenler güzeldim güzeldi güzeldiler:)))

23 Kasım 2009 Pazartesi


SAWUBONA SEZGİ, HALA SEZGİ, MBOTE SEZGİ :)))))

SELAM MİLLET

Şu FLİCKR'in beni her girdiğimde farklı selamlamasına hayranım, flickr bile kendini yeniliyor her saniye, ya SİZ ?

100Puanlık uzmanlık sorusu ????

Ne kadar değer veriyorsunuz kendinize, ne kadar yeniliyor, ne kadar kabuklarınızdan çıkıyorsunuz?

Çıkmayan varsa çık çık çabuk, kendini en iyi hissettiğin kıyafeti ( 500 kerede giysen de)geçir sırtına, git birini mutlu et :)))) ya da hiç yapmadığım "OOHHH NOOO! BEN YAPAMAM!" dediğin bir şeyi yap......İşe yarıyor denedim :)))

Yahu ben niye çok geç keşfettim şu tayt olayını,
Tamam, yuh der gibisiniz ama sevmiyordum sebebini bilmeden.
Sonunda 'tamam bir kaç tane alıp deneceğim' dedim ve ayağımdan çıkarmaz oldum.
Çok rahatmış, bulmuşken bir tane leopar , bir de batik desenli aldım..
Şimdi uzun usturuplu tunikler dikmekte sıra..
Değişik kombinler deniyorum bakalım ...

Genelde topuklu ayakkabı kullanıcısı olan ben, bu yıl çalıştığım okulun büyüklüğüne dayanamayıp 'Tamam kabul, düz bir şeyler bakıyım' derken bu çizmeleri aldım. Her yerde var ama çok rahatlar...Arkasında siyah kurdeleden fiyonk var, çıkardım onu çorap rengime göre renk renk fiyonk takıyorum.



PONPON Kolyemi üniversitedeyken yapmıştım, hatta bir ara takılarımı satarken bu modelden 3-4 tane yapıp satmıştım. Yalnız tam çıkmamış yakamın altında kalmış, gri ponponları da var aslında.
Şal veya atkı hep karıştırırım bu ikiliyi.. Herneyse... Geçen sene bu kumaşı almıştım. YELEK yapacaktım ama küçük geldi bende kumaştan 3 kişiye atkı çıkarmıştım... burda yazmışım hatta ...Gördüğünüz üzre ucuna kalın dantel geçince çok değişik bir hava kattı. Beyaz ya da sıklemen dantelde geçilebilir....Ya da saks mavisi...
Artık düz renkler ya da renk uyumuna çok dikkat etmiyorum, nasıl içimden geliyorsa öyle giyiniyorum :))) Öyle daha mutluyummm çünküü...{okul hariçç :(((( }
Üzerimdeki örgü yelek annemin eseridir, selocandan kaptım. Kardeşimle aramızda 2 yaş olunca hep birbirimizin kıyafetlerini giyeriz, benden 9-10 yaş büyük teyzemin kıyafetleri de dahil....Bizim kıyafetleri de teyzemin kızlarına veriririz...:))) Dert edilmez yani...Onun eşyası benim eşyam diye....Zaten bir t-shirt olmuş en fazla 5 tl'ye kaç kere giyeceğiz 2 kerede sıkılıyoruz...:S

Üsküdar MUSAHİPZADE SAHNESİ'nde Gizli Oturum' adlı oyunu izledik. Selocan'ın hocaları da vardı oyuncular arasında. Cennet cehennem arasında kalmış 3 insanın hayatlarını tahlil etmelerinden ibaret . Güzel bir oyun tavsiye ederim.
''İnsanın cehennemi yine insan'' doğru söze ne hacet.
Hayvandan zarar gelmediğine göre... { Tabii 4metrelik duvarı aşıp AYI'ların yanına girmediğin sürece, gazetede okudum koptum..:) }
Son olarak minibüsçü abinin 1 TL'ler için kendi geliştirdiği DIY projesi ile yazıma son veriyorum. Erkeklerde istenilen zaman, ihtiyaca göre DIY PROJELERİ oluşturuyorlarmış...MİNİbüse diy ancak bu kadar olur yani:))
Çenem düşmüş azcık :))))
Bu arada EDACANIM'a kaç seneden beri buluşalım diyorumm , biliyorum artık inandırıcılığım kalmadı ama büyük bir süprizle hop karşına çıkarım gülümmm :)))
SEEEE YOUUUU :=))))))

15 Kasım 2009 Pazar

Sevgili ANTİGONE beni bir güzel mimlemiş ben de bir güzel görmemişim, pardon canım :))

1.En son hangi ülke gündemiyle canını çok sıktın?
Tabii kiii TÜRKİYE

2.En son hangi şarkıdan nefret ettin?
Az önce Gökhan özen - Tövbe ( başlangıç müziği çok sinir gelmişti:)

3.En son hangi fastfood ürününden tiksindin?
Bu gece gayet güzel PİZZA HUT'ta bir pizzayı mideye indiren birine sorulacak soru değil:)

4.En son hangi sakatatı yedin?
Edirne ciğeri.

5.En son hangi yerli şarkıyı beğendin?
Yeni keşfettiğim Şevval SAM'ın SEK albümündeki tüm şarkıları

6.En son hangi yabancı sözlü şarkıyı beğendin?
yabancı şarkı ve ben pek biraraya gelmeyiz:))

7.En son hangi yerli filmi beğendin?
Nefes

8.En son hangi yabancı filmi beğendin?
Yeni izlediğim ve fantastik filmleri sevmememe rağmen Benjamin Button
9.En son hangi kitabı okudun?
Mevlana öğütleri- yazarını unuttum :(

10.En son hangi bilgisayar oyununu oynadın?
Küçük bıcırığımla oynadığım bebek giydirme oyunu:DD Bayağı da eğlendik:))

11.En son hangi mizah dergisini okudun?
Penguen

12.En son neyden korktun?
Yoldaki köpekten

13.En son kime veya neye küfrettin?
Hatırlamıyorum.

14.En son neyden kaçtın?(Opsiyonel olarak:Koşarakta olabilir)
Bulaşıkları durulamaktan.

15.En sevdiğim 5 film?
Salkım Hanımın Taneleri, 3.göz, Nefes, Onlar..

16.En sevdiğim 5 şarkı?
Şebnem Ferah-Candan Erçetin şarkıları illa ki:)

17.En sevdiğim 5 yemek?
Tekirdağ köfte , annemin püresi, tarhana çorbası, mercimek yemeği, taze fasulye + sarımsak:)

18.En sevdiğim 5 isim?
SEZGİ, SEZGİ, SEZGİ, SEZGİ, SEZGİ

19.En sevdiğim 5 oyun?
51 , tabu , 9taş ,ortada sıçan(CAN) ,scrabble

20.En büyük korkum?
Yok.

21.En nefret ettiğin 5 klişe nedir?
Tutulamayacak sözler,
Kızlar arasında kilo muhabbeti,
Erkekler arasında kız muhabbeti,
İndirim isteme muhabbetleri,
Bekar insanların arasını yapma muhabbetleri:S

OKUYAN HERKESE GELSİN, BENİM YAPTIĞIM GİBİİİ, BEĞENDİYSENİZ BUYRUN YAZIN :)

14 Kasım 2009 Cumartesi

Yazmayalı çok çok çokkkk oldu dimi:(


Net ile ilgili sorun hala devam ederken, benim elim bilgisayarcıyı arayamaya değmez iken, öğrencilerimi teker teker ölçme değerlendirme uygularken, acaba ÇANAKKALE'ye giderken valize ne koysam diye düşünürken, annemin "Sanki başka elbisen yok yorma kendini" cümlesini duyarken, gk-gy netlerim ne güzel oldu yaw diye düşünürken, bir yandan da kızları ve Çanakkale'yi ne kadar özlediğimi farkederken, haftayada Seco'nun yanına gideceğim sahiiii derken.......BU ELBİSE ÇIKTI:)))


İsmini de şu an elimde bulunan Tarçınlı,Elmalı,Karanfilli Ihlamurdan feyz alarak Tarçın renkli desenli elbise koyuyorum....






Fotoğraflar için Elmas, Tuğçe ve Nihan'a thanks:))))

9 Kasım 2009 Pazartesi

1 Kasım 2009 Pazar

İşte benim tuvalet masam:))))


eskiden varmış ya önünde de pufu :) benimkinin önüne olsa olsa bar sandelyesi olur artık,puf koysam kafamın üstünü belki görürüm :)

Arkadaşlar üniversiteden dönünce eski kullanduğım komidin yetmediğini farkedip ceviz şifonyer aldık , üzerine ayna kestiricektik ki sevgili annem tuvalet masasını bozup aynasını bana verdi. Bende bir güzel yerleştim ama hangi bayan onları zapdedebil miş ki ben zapdedeyim :)))


tabii ki TAKIlarımdan bahsediyorum,

Poşet içinde olmuyor , köpüklerin üzerini kaplamıştım ,renkli kalın tutmaçlı raptiyeleri taktım ama kolyeler ağır geldi (BKNZ RESİM 3 ) kutu yapmıştım birbirine karışıyor, acil bir durumda aradığımı bulamıyorum derken üst komşumuzun fikri ile aynanın üzerine hatta bilirsiniz dolapların içindeki bölmeleri tutmaya sağlayan çivi üzerine plastik geçirilmiş zımpırtılar vardır. BKNZ RESİM 2 (anlatabildim mi bilmiyorum:)))

6-7 tane aldım bir güzel çaktım aynanın üzerine bütün kolyelerimi sergi gibi sıraladım,

Şiddetle tavsiye ediyorum.Karışıklığa SON












Buna benzer birşey daha önce kolyelerim için yapmıştım ama olmadı, kolyelerde istediğim sonucu alamadım,
Bu sefer anneme gördüğünüz parçalari ördürüp silikonla kenarlarından yapıştırdım.
Parçalarada küpeleri astım veEEEEEEEEEEE
ARTIK YILLARDIR ARADIĞIM RAHATLIĞI SONUNDA BULMUŞ OLDUM :))))




1940 yılından annanemin annesinden kalma vintage kahve fincanları…
Antik objeler ilgimi çekmeye başladı,

Anneanneme , babaanneme gittiğimde direk vitrin önünden yada sandık başında bitiyorum




Teyzemin çok uzun zamandır ucu gösterişli birkaç kolye istemişti. Takıcıları gezsem de içime sinen bir uç bulamadım.Sonunda kendim yapmaya karar verdim.

Kalın mukavvadan dikdörtgen kestim,
Aldim elime iğne ipliği siyah kumaşa gelişi güzel boncukları diktim.
Bu kumaşla da dikdörtgen parçamı silikon tabancası ile kapladım.


ilk yaptığım kolye çok hoşuma gidince bir kaçtane daha yaptım.
Aynı işlemi diğerleri içinde uyguladım







Üzerindeki YUSUFÇUK figürünü belkı hatırlarsınız,
Sanırım 1 sene öncesine kadar varolan MİRAYIN DEFTERİ adlı blog vardı, ( Şuanda blog kapatılmış :(() Orada çok güzel bir şekilde açıklanmıştı. Kum boncuklar ve çicek teli ile yapmıştım . 1seneden beri yeşil rengi ve başka renkleri beni beklemekteler.Broş yapmayı düşünüyordum ama teyzemin şanşıymış ::)











TEGV de astromoni eğitimine giren seco'ya













MİRAYIN DEFTERİ' nde gördüğüm yusufçuğun pembe-beyazı










Teyzeme yaptığımı kolyeyi beğenince seco'ya da yaptım ama o kolye derisini kesip taç olarak kullanmak istedi.




kolyeleri bitirdikten sonra şöyle bir karşıdan baktım :))))

EDOŞ ve BİLUŞ 'un buna benzer çok çalışmaları olmuştu

edoş için buraya
biluş için buraya

Aylar öncesi yayınlamışlardı,
Arkadaşlar kesinlike taklit değil yalnızca Eğitim Bilimlerinde (kpss çalışanlar bilir) GİZİL
ÖGRENME vardır. (Farkına varmadan öğrenme , bir süre sonra bir anda farkedersin öğrendiğini) Gizil öğrenme olmuş bende...
BUARADA ACAYİP EĞLENCELİ :)BENCE DENEYİN :))))
MUTLU PAZARLARR


Ben daha evlenmeden evlenebilir mii yahuuu :))))
ŞAKA Bir yana Selocan eski evine veda edip yeni evine taşındı..
Şişli'nin en eski rum apartmanlarından biri.
Kapılar ve ön camlar orjinal bırakılıp, diğer her yer tadilattan geçmişş
Ben bu evi çok sevdim, her yerde pimapenler , laminet kapılar görmek bıkmışken
Perdeler daha gelmedi gördüğünüz üzre:)))
Yağlı boya çalışması SeCO 'nun 6sınıf sergisinden:)
Astığımız ipi kesmemişiz 3 kız :)
Kaçtım ben daha çok iş var...