24 Ağustos 2015 Pazartesi



Selimiye....

3 sene önceye kadar sık sık seyahat dergilerinde , gazetelerin gurme ve gezgin köşelerinde kısa kısa okuduğum harika koy ...

Geçen sene tatil rotam da yokken "hadi" diyerek soluğu Selimiye'de aldım. Sadece isminden ve güzel tatlarından haberdar olarak geldiğim Selimiye, tam keşfedilecek bir koydu. İlk gidişimde çok memnun kalınca aynı yaz 3 kere, bu yaz da 3 gunluğune gittiğim Selimiye den 7. günde zor ayrıldım:)

Benim seyahatlerim artık keşfetmek ve dinlenmek olmak üzere 2 ye ayrılıyor.  Geçen sene  bolca keşfettiğim Selimiye, artık benim için artık harika dinlenme koyu.

Hemen notlarıma bakarak, deneyimlerimi paylaşıyorum.

Öncelikle Selimiye' nin bozulmamış, harika bir doğası var. İmara çok arazi açılmamasının buna çok büyük bir etken. Miss gibi yemyeşil doğası ve billur gibi denizi, biz İstanbul un tahribatı içinde yaşayanlar için inanılmaz güzel geliyor.  Civardaki koylarda sanayi tesisi yok, ev bile sınırlı sayıda. Bu sebeple el değmemiş bir doğa ve siz başbaşasınız.

Ulaşımı diğer koylara göre biraz daha zor olunca, gelen kişi sayısı da bu sebeple eleniyor. Gerçekten keşfetmek isteyen, doğaya saygı duyan, Selimiye kültürünü bozmayacak kişiler seçim yapıyor. Ulaşım olarak Dalaman Havaalanı'ndan - Marmaris Otogar.  Otogardan kalkan Selimiye minibusleri ile 1 saatlik Selmiye' desiniz.


Konaklama ile başlayalım. Selimiye de konaklanacak tesisi oldukça fazla. Ama insan böyle özel bir koyda butik ve özen gösterilmiş tesislerde konaklamak istiyor. Umarım benim seçtiklerimden memnun kalırsınız .


Portakal Butik Otel ,

İlk gidişimde Portakal Butik Otel de konakladım. Tertemiz yepyeni odaları ile yeni açılan bir tesis. Kahvaltısı harika ve çalışanları güleryüzlü, tertemiz bir butik otel. Havuzu var ama miss gibi bir deniz varken havuza girmek bir tercih bile olsa, mikrop yuvası su havuzlardan uzak durun lütfen :)



Delice Selimiye,

Geçen sene gittiğimde iskelesini kullanıp çok memnun kalmıştım. Sunumları ilgi çekici, mutfağı harikaydı. Ardından işletmesini yapan Bihter Hanım ile konuşunca, anladım ki mimar olan Bihter Hanım, Delice Selimiye 'nin her köşesi için çok emek vermiş ve harika bir butik otel ve apart ortaya çıkarmış. Bu sene iskele, restoran ve butik oteline apartı da  ekleyen Delice Selimiye yine çizgisini bozmamış, her kösesini ilmek ilmek işlemiş.  Denize sıfır konumu ile de sabah denize uyanıp, aksam denize uyuyorsunuz. Restoranı da en az konaklaması kadar güçlü olan Delice Selimiye 'yi ben çok sevdim, deneyin derim :)



Les Terrasses De Selimiye ,

Selimiye sırtlarında, manzarası harika, konsepti güzel, odaları tertemiz. Hizmet güzel. Kahvaltısı harika fakat her şey bir kenara,  Les Terrasses De Selimiye 'yi niye seçmeliyim derseniz : miss gibi orman ve deniz havası, Selimiye  manzarasına hakimiyeti derim. Resmen bir tablo, otur izle :) Tabii unutmamak gerek, Les Terrasses De Selimiye  merkezden uzak olduğu için arabanızın olmasında fayda var.

 Fotoğraflar : Booking.com

17 Ağustos 2015 Pazartesi


Geçen yazımda bahsettiğim Münire' de gazozlarımızı içerken, bir yandan da sahibi ile Özgür ile laf lafı açtı. Muhabbet İzmir Kumru' suna geldi. İzmir Kumru' sunu bu güne kadar hep içi tıka basa sucuk, salam dolu susamlı ekmek diye bilirdim. Meğer yanlış biliyormuşum.

İzmir Kumrusu denildiğinde harika çıtır susamlı ekmeği akla gelmeliymış. Zaten bu ekmeğin adıymış İzmir Kumrusu. Sonrasında tat versin diye arasına sadece 3 lezzet eklenirmiş: İzmir tulumu - biber - domates
                                              Anlayacağınız işin mahareti ekmeğindeymiş :)))))))

Kumru ismini de Konak Meydanı'ndaki telaşlı koşan minik kumru kuşlarından 1960lı yıllardan almış.


Peki İzmir'de İzmir Kumrusu'nu en iyi yapan yer neresiymiş?  Hayır bilemediniz markalı, janjanlı gösterişli mekanlar değil. Tam olarak önünde durduğum eski, harika asmaları sarkan, upuzun bacası olan fırın. İsmi yok. Sadece yerinin tarifi var. Kıbrıs Şehitleri' nde Sanint Joseph Fransız Lisesi' nin yan duvarına komşu sokakta.  O civarda kime sorsanız hemen gösterir.


Gevrek, normalde simit kalınlığında değil, daha ince olurmuş. İstanbul simitleri gibi burgu da yapılmadan hamuru daire şekli verilirmiş.

Bu emek dolu fırın gittiğiniz gibi kumrunuzu ve gevrekinizi taş fırına gönderiyor. Sımsıcak bir halde servis ediyor. Fırın önünde bulunan birkaç tabureden birine oturup, bu harika lezzeti mideye indiriyorsunuz.



İzmir'in bir diğer efsane tadı boyoz:)

İspanya'dan İzmir'e yerleşen Yahudi topluluğun getirdiği lezzet olarak bilinen Boyoz, İspanyolca yazılışıyla bollos  "küçük somun" anlamına gelen bollo sözcüğünün coğuluymuş. İspanyolca iki L harfi Y sesiyle okunur. 
Alsancak Dostlar Fırını da Boyoz un yenebileceği en iyi yer diyebiliriz. Zaman geçtikçe hem çehrelerini, hem de tatları değiştiren Alsancak Dostlar Fırını' nın enginarlı boyozuna bayıldım.

İzmir'e gittiğinizde sürekli Kordon'da oturmayın ve bu 3 süper lezzeti, işin erbabı mekanlardan tadın :))) 

(kaynak: vikipedia)

14 Ağustos 2015 Cuma


İzmir e olan sempatim, İzmir'i keşfettikçe daha da artıyor. Nedendir bilmem sevmiyordum herkesin ölüp bittiği İzmir'i. Başlarda, çok değer verdiklerim için seviyorum derdim. Şimdilerde hadi keşfe çıkalım diyorum. Emek harcıyorsam, seviyorumdur:)

Yepyeni instagram keşiflerden  biri: MÜNİRE. Hastangleri ile daha yakından inceledim., İzmir e gittiğim gibi Münire'de aldım soluğu.


Sahibi Özgür, İstanbul'dan kopup gelen, hayallerinin peşinde koşan biri. Antika merakı, özgür ruhu ona MÜNİRE'yi hediye etmiş. Kendi seçtiği objelerle harika bir dekor oluşturmuş.  

 Türkiye' nin çeşitli yerleinden bulup getirdiği gazozları, miss gibi kahveleri mevcut. Gazozlar içinde kaybolsan da elbet birini seciyorsun ama aklın hep diğerinde kalıyor.



Kahve çeşitlerine gelince, tercihimi türk kahvesi aşığı biri olarak "Saray Kahvesi " nden yana kullandım. Resmen bayıldım. İçindeki karışım ile helmeli helmeli tadını veren kakule ile inanılmaz güzel bir tat. Resmen tadı damagımda kalanlar listesine eklendi.


Münire'ye gidin, gazozlarından, kahvelerinde tadın. Havasını koklayın, Hatta dekor olarak duran parçalardan beğendikleriniz sizinle birlikte gelsin:)